Ali Koç'u Ahmetler'de Toprağa Verdik

ALİ KOÇ'U, AHMETLER’DE TOPRAĞA VERDİK

Almanya Frakfurt’ta vefat eden, köyümüzün değerli insanlarından biri olan Karaosman Oğlu Ali KOÇ, 17 Aralık Salı günü Ahmetler’de toprağa verildi.

Antalya ve Manavgattaki Ahmetlerlilerin de yoğun olarak katıldığı cenaze töreninde çok kalabalık bir katılım oldu. Çevre köylerden gelenler, Ali Koç’un sevenleri ve arkadaşları da onu son yolculuğunda yalnız bırakmadı.

Ali Koç’un beklenmeyen bu ani kaybı; ailesi, arkadaşları ve bütün Ahmetlerliler’le birlikte bütün sevenleri ve arkadaşları arasında derin bir üzüntüye yol açtı.

Onu daima hatırlayacağız. Ruhu şad olsun!

Ali KOÇ, gerçekten köyümüzün yetiştirdiği önemli insanlardan biriydi. Çalışkanlığı, dürüstlüğü ve donanımıyla o, çevresinde her zaman etkili oldu. Manavgat’ta öğretmenlik yaptığı yıllarda öğrencileri tarafından çok sevildi ve onu hala unutamayanlar, onunla ilgili iyi şeyler anlatırlar.

Köyümüzün ilk okuyanlarından öğretmen ve sosyolog Ali KOÇ, eşi ve iki oğluyla birlikte Almanya’da Frankfurt’ta yaşıyor, ara sıra Ahmetler’e gelip gidiyordu. 10 gün öncesinde de Ahmetler’de bir süre kalan Ali KOÇ’un sitemizde yayınlanmış çok güzel yazıları var.

Çok ani olarak kaybettiğimiz değerli Ali KOÇ’un cenazesi, Almanya’daki işlemler tamamlandıktan sonra Türkiye’ye getirilecek, muhtemelen 17 Aralık Salı günü Ahmetler’de toprağa verilecek. Ancak cenazenin gelişiyle ilgili bilgiler netleşince cenaze saati duyurulacaktır.

Eşi Hanife’ye, çocuklarına, ailesine ve bütün köylülerimize başsağlığı diliyoruz.

Ahmetler, değerli bir evladını kaybetti… Nur içinde yatsın!

Ayyıldızlı Ortaokul Şapkası, Hepimizde Okuma Heyecanı Yaratmıştı

Almanya’da kaybettiğimiz Ali KOÇ, köyümüzün aydınlanmasına katkısı olan, ilk kez Ahmetler’den kalkarak Ortaokula giden ve bizlere de iyi bir örnek olarak hepimizde okuma sevgisi uyandıran önemli bir arkadaşımızdı. Hepsini yanında benim de çocukluk arkadaşımdı ve bütün yaşamımızda aramızdaki yakınlığın ve dostluğun çok büyük değeri vardı.

Ahmetler İlkokulunda okurken o bir sene önce mezun olmuştu. İşte ne olduysa ondan sonra oldu. Ali Koç, İlk tatilde köye geldiği zaman başındaki ay yıldızlı ortaokul şapkasıyla bizlerde öylesine bir etki yaptı ki bu şapkayı giymek için bile ortaokula gitmeyi düşünmüştük. O, adeta bizlere öncülük etti ve yaşadığımız karanlıktan çıkışın yolunu çizerek önümüzü aydınlattı.

Daha sonra ondan duyduğumuz ilk Almanca sözler, Almanca kitabından okuyup tercüme ettiği eğlenceli parçalar o kadar ilgimizi çekti ki içimizde ona karşı bir imrenme, okumaya karşı da bir tutku oluştu. Sonra da okumak isteyen köyün çocukları onun peşinden yollara düştük.

Farklı okullarda okusak da hep beraber büyüdük. Yaz tatillerinde Kazan göbette birlikte yüzdük, birlikte çelik oynadık, birlikte yaylaya gittik. Aynı aileden geliyorduk ve zaten kaderlerimiz kesişiyordu.

Ali Koç, ortaokulda ve lisede çok başarılı bir öğrencilik dönemi geçirdi. Almanca sevgisi o kadar büyüktü ki bu sevgi onun kaderinin Almanya ile de kesişmesine neden oldu. Manavgat Lisesinde de Almanca okuttu. Manavgat okullarında okuyan Ahmetlerliler hep başarılıydı ama Ali Koç Manavgat’ta “Ahmetlerliler akıllı olur” dedirten ilk örneklerden biridir. Birisinin karnesinde bir kırık not olursa öğretmenler, “Bu, Ahmetlerli’ye yakışmaz” derdi. İşte bu kanaat de onun bıraktığı bir izdir.

O, hepimizden önce gözünü açmış, çevresiyle kurduğu sosyal ilişkileri artırmış ve büyük bir özgüven kazanmıştı. Lisedeyken o yıllarda yayınlanan haftalık Hayat, SES ve Sinema dergilerinin açtığı “jön aranıyor” yarışmalarına fotoğraflar gönderdiği günleri hiç unutmam.

Üniversitede sosyoloji okudu. Diyarbakır Dicle Üniversitesinde doçentlik tezi verdi fakat gerek ailevi nedenlerle gerekse hayat şartlarının dayatmasıyla hayatı onu Almanya’ya savurdu. İlk evliliğinden bir oğlu oldu. Eşinden ayrıldıktan sonra Ahmetler’den evlendi. Bir bakıma Ahmetler’den Almanya’ya gelin giden Hanife Koç’un da kaderini değiştirdi. Bu evlilikten iki oğlu var.

“Ahmetler’in Donkişot’u” dediğim babası Kara Osman, gerçekten hakkında söz söylemeden geçemeyeceğim bir fedakarlık abidesidir. Kendisi yokluk içinde yaşarken zor koşullarda bile 2 kız 3 oğlan 5 çocuğunu okutarak destan yazmış bir insandır. Eşi Fatma Yengeyi de unutmadan Ali, Ayşe, Mustafa, İbrahim ve Arzu’yu okutup topluma ve Ahmetler’e kazandıran bu iki insanı da rahmetle anmak istiyorum.

Ali Koç, Almanya’da uzun yıllar Türk çocuklarına öğretmenlik yaptı. Kendine has bir yaşam tarzı vardı; doğruluktan, dürüstlükten ve belli ilkelerden hiç ayrılmadı. Sitemize gönderdiği 25 tane yazıda onu ve hayata bakış açısını tanıtacak çok şey bulacaksınız. Özgün bir üslupla yazdığı yazıları, onun Ahmetler.net’e bıraktığı çok değerli hatıralar olarak kalacak.

Ahmetler’i çok seviyordu ve orada yaşamayı çok istiyordu. Manavgat’taki yatırımlarla kendine ve çocuklarına iyi bir gelecek hazırlamışken bunların keyfini çıkaramadan aramızdan ayrıldı.

Ben çocukluk arkadaşımı kaybettim, kardeşleri sevgili ağabeylerini, Ahmetler de çok değerli bir evladını kaybetti. Hepimizin başı sağ olsun.

Sevgili kardeşim, arkadaşım ışıklar içinde yatsın!

Mustafa Koç